'Savcıyım, istediğimi asarım, keserim yetkimi de aldım denilmemeli'
'Savcıyım, istediğimi asarım, keserim yetkimi de aldım denilmemeli'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Beşte'te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile olan liderler zirvesine ve darbe girişimine ilişkin, "Ben savcıyım artık istediğimi asarım, keserim yetkimi de aldım dememeleri lazım. Hukuk geçerli olmalı aksi halde devletin darbecilerden farkı kalmaz. Beştepe'de Kurunun yanında yaşın da yanmaması gerektiğini ifade ettim. Dönemin düşmanına göre ihbar furyası başlar. Saraya olağanüstü bir durum olmadıkça gitmem demiştim Olağanüstü bir durum vardı. 4 siyasi partinin Beştepe'de olmasını isterdim. Bunu da ifade de ettim" dedi.
DÖNEMİN DÜŞMANINA GÖRE İHBAR FURYASI BAŞLAR
Belli bir olaydan sonra bir ihbar furyası başlar. Herkes beğenmediği kişiyi dönemin düşmanına göre işte bir dönem komünist, faşist … Şimdi de Fetullahçı, cemaatçi diye. Suçlamalar olur. Çok dikkatli bakıp önlemler almak gerekir. Bunu da kendilerine ifade ettim. Kurunun yanında yaşın da yanmaması gerektiğini hepsi kabul ediyor zaten.
BEN SAVCIYIM ARTIK İSTEDİĞİMİ ASARIM, KESERİM YETKİMİ DE ALDIM DEMEMELERİ LAZIM
Siyasal iktidarın yetkileri dağıtırken bir denge unsurunu gözetmesi lazım. Yetkilendireceği kişilerin de hukuk devletinin gereğini yerine getireceğinden emin olması lazım. Yoksa ben savcıyım artık istediğimi asarım, keserim yetkimi de aldım dememeleri lazım. Hukukun gereğine göre hareket etmeleri lazım. Kamuoyunda kuşkular yaratırlarsa bu Türkiye'nin darbe ile mücadelesine gölge düşürür.
HUKUK GEÇERLİ OLMALI AKSİ HALDE DEVLETİN DARBECİLERDEN FARKI KALMAZ
Hukuk içinde yargılamalar gerekiyor. Aksi halde devletin darbecilerden farkı kalmaz. Hukuku, devlet çalıştıracak. Devlet kin ve öfke ile değil hukuk ile yönetilmesi lazım."
"CUMHURBAŞKANI ARADI DARBEYE KARŞI TAVRIMIZ İÇİN TEŞEKKÜR ETTİ BEN DE ETTİM"
"Cumhurbaşkanlığı Sarayı'na gitmem diyordunuz nasıl karar verdiniz?" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu şu ifadeleri kullandı: "Cumhurbaşkanı aradı darbeye karşı tavrımız dolayısıyla, demokrasiye sahip çıktığımız gerekçesiyle teşekkür etti. Ben de kendisine teşekkür ettim "görevimiz" dedim.
SARAYA OLAĞANÜSTÜ BİR DURUM OLMADIKÇA GİTMEM DEMİŞTİM OLAĞANÜSTÜ DURUM VARDI
Daha sonra Cumhurbaşkanlığı genel sekreteri, özel kalemi benim özel kalemi arayarak Ben daha önce olağanüstü bir durum olmadıkça gitmem demiştim. Olağanüstü bir durum vardı, gittik tabi. Devlet krizi yaşadığımız da malum. Çocuklar gibi ben geçmişte demiştim asla gitmeyeceğim demek doğru değil.
4 SİYASİ PARTİNİN BEŞTEPE'DE ORADA OLMASINI İSTERDİM. BUNU DA İFADE DE ETTİM
4 siyasi partinin orada olmasını isterdim. Bunu da ifade de ettim. Samimi olarak görüşlerimizi ifade ettik. İfade etmeseydik doğru olmazdı. Nasıl davranılması gerektiğini söyledik. Notlar alındı. Memnun kalındı.
İLK KEZ TBMM BOMBALANDI
Bugüne kadar darbe ve darbe girişimleri yaşadık ama ilk kez TBMM bombalandı. Böyle bir tabloyu daha önce hiç yaşadık. Darbe ve darbecilerin gözünde insan hayatının değeri yoktur. Özel mahkemeler kurulur darbe dönemlerinde insanlar yargılanır. Türkiye en büyük mağduriyetleri hep darbe dönemlerinde yaşadı."
"MİNİ ANAYASADA SADECE YARGI İLE İLGİLİ DÜZENLEME OLACAK"
Yeni anayasa çalışmalarına ilişkin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Önümüzdeki süreçte grup başkanvekilleri bir araya gelebilir. 60 madde de gündeme geldi. 60 madde daha uzun bir zamanda ele alınıp değerlendirilebilir diye ifade edildi. Anayasa ile ilgili görüşlerimiz belli. Darbe hukukundan arınmasını istiyoruz. Mini anayasada sadece yargı ile ilgili düzenleme olacak anladığım kadarıyla. çağrı gelirse 60 madde ile ilgili o daha sonraki bir süreç" diye konuştu.
"DARBECİLERİN YAPTIĞI SUÇ AMA BİR ERİ LİNÇ ETMEK DE SUÇ"
OHAL'e ilişkin, Kılıçdaroğlu, "OHAL uygulamalarını izleme komisyonu oluşturduk. Hakimler veya savcılar tarafsızlıklarına gölge düşürmemeli. Bütün dünyada komutan ne derse komutanın emrine uyarsanız tartışılmaz. Darbecilerin yaptığı suç ama bir eri linç etmek de suç. Talimata uyan er ve erbaşı linç edenler de adalete teslim edilmeli. Bu saygınlık kazandırır. Sayın Başbakan da bu görüşe hak verdi" dedi.
"UMARIM HÜKÜMET İDAM GİBİ BİR ÇILGINLIĞA İMZA ATMAZ. YARGILAMALAR CANLI OLMALI"
İdam tartışmalarına ilişkin Kılıçdaroğlu, "Sıcak atmosferde dile getirilen bu sorunun bugün için dile getirilmediğini ifade etmek isterim. Umarım hükümet idam gibi bir çılgınlığa imza atmaz. Yargılamaların canlı yayınlanmasını isteriz. Hükümete çağrım duruşmalar canlı yayınlansın. İtirafsa çıksın yapsın herkes görsün. TRT'nin bir sürü kanalı var yayınlansın" dedi.
"GAZETECİLERE YAPILAN GÖZALTILARA DİKKAT EDİLMELİ"
Gazetecilere yapılan gözaltılara ilişkin Kılıçdaroğlu, "Mumay "yarın ifade vereceğim" diyor gece gözaltına alıyorsun, Ali Bulaç tanıdığım vicdanlı yazarlardan biri. Bunlara dikkat edilmeli. Aileleri var. Toplum bunlara darbeci yaftasını yapıştırırsa çok büyük haksızlık olur. Elde delil yoksa" dedi.
"BALYOZ VE ERGENEKON DAVALARINDA YARGILANANLARIN İTİBARLARI İADE EDİLMELİ"
Balyoz ve Ergenekon davalarına ilişkin Kılıçdaroğlu, "Balyoz'da haber kaynağını kimse sorgulamadı, birine uyguluyorsanız diğerine de uygulayacaksınız. Kumpas olduğu açık olmasına rağmen. Hukuk çifte standardı kabul etmez. Balyoz ve Ergenekon davalarında pek çok masum insan büyük acılar çekti. Sahip çıktığımız için bize bir sürü şey söylediler. Darbeci dediler. Balyoz ve Ergenekon davalarında yargılananların itibarları iade edilmeli. Umarım hakları teslim edilir" ifadelerini kullandı.
"CUMHURBAŞKANI'NIN ENİŞTESİNDEN ÖĞRENMESİ LİYAKATIN ÇÖKTÜĞÜNÜ GÖSTERİR"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın darbe girişimini eniştesinden öğrenmesine ilişkin Kılıçdaroğlu, "Cumhurbaşkanı'nın eniştesinden öğrenmesi devlette liyakatın çöktüğünü gösterir. Ortada istihbarat değil yönetim zafiyeti var. Bunun bir faturası olmalı. Kim görevini yapmıyorsa görevden alınırdı. İşini yapmıyorsa, Parlamenter demokratik sisteme kumpas kurup darbe hazırlığı yapılıyorsa bunun affedilir tarafı yok. Devre dışı bırakılması gerekir" açıklamasında bulundu.
"DEVLETTE YENİ BİR İNŞA SÜRECİ BAŞLAMALI"
Devlette yeni bir inşa sürecinin başlaması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Devlette yeni bir inşa süreci başlamalı, eğitim sistemi çöktü. Eğitim sisteminden memnun olan anne baba yok" dedi.
"DARBE İLE İLİŞKİLİ OLANLARIN İHRAÇ EDİLMESİNDEN DAHA DOĞAL BİR ŞEY OLAMAZ"
Kılıçdaroğlu, "Darbe ile ilişkili olanların ihraç edilmesinden daha doğal bir şey olamaz. Anayasal sistemi değiştirmek, seçilen bir hükümeti darbe yolu ile devre dışı bırakmak yasalarımıza göre suçtur. Bunların silahlı kuvvetlerde bulunması doğru değil. İhraçları olağandır. Kararlarda dikkatli olmak gerekir kurunun yanında yaşın yanmamasına özen gösterilmeli. Cadı avı başlatılmamalı. Kim görevini yapmıyorsa kesinlikle görevden alınırdı" dedi.
"HALKIN DİRENME HAKKINI İLK DİLE GETİRDİĞİMDE BELLİ ÇEVRELERDEN TEPKİ ALMIŞTIM"
Darbe girişimi protestolarına ilişkin Kılıçdaroğlu, "Halkın direnme hakkını ilk dile getirdiğimde belli çevrelerden tepki almıştım. Darbe girişimi halkın direnme hakkının meşruluğunu hepimize gösterdi. Taksim mitingine destek veren bütün çevrelere teşekkür ediyoruz. Her siyasi görüş vardı" ifadelerini kullandı.
"TÜMÜYLE GÜLEN ÖRGÜTÜNÜN GİRİŞİMİ Mİ? BİLMİYORUZ"
Fetullah Gülen'in iadesine ilişkin Kılıçdaroğlu, "Bir cemaatin mensupları devlete yerleştirildiler devlet oldular. Cemaatler kendi inanç dünyalarına dönsünler. Bu örgütün siyasette ne kadar konuşlandığını bilmiyoruz. Siyasetin içinde de yapılanma var mı? Araştırılmalı. Terör örgütü dememiş olmam ucuz tartışmalar. Bu girişim tümüyle Gülen örgütünün girişimi mi? İstihbarat örgütümüz yok ki. Darbenin ayrıntılarını henüz bilmiyoruz. Gülen'in iade edilmesi lazım, aklanmak istiyorsa yargının karşısına çıkmalı. Gülen'in iade süreci için milletvekilimiz Oğuz Kaan Salıcı da ABD'ye gidecek" ifadelerini kullandı.
"DARBE GİRİŞİMİ SONRASINDA DİKKATLİ OLMAMIZ UYARISI YAPILDI"
Olası suikaste karşı Kılıçdaroğlu, "Darbe girişimi sonrasında Emniyet Genel Müdürlüğü gördüğüm kadarıyla önlemleri aldı. Dikkatli olmamız gerektiği konusunda uyarı yapıldı. Bir canımız var o da demokrasi için gidecekse gitsin. Evde otururken ... lambalara dikkat etmem gerektiği söylendi" dedi.
"KİM YAPARSA YAPSIN KARŞIYIZ" DEDİK"
Darbe gecesine ilişkin Kılıçdaroğlu, "Önce inanamadım. Telefondan bazı görüntüler yansıdı. İlk tepkim "Darbeye karşıyız, böyle bir şey olamaz" oldu. O gece otel sakıncalı olur diye Bakırköy Belediye Başkanımızın evine gittik. Bir darbe ortamını beklemiyordum. Ortam yoktu" dedi. Darbecilerin, "Genelkurmay Başkanı'nın haberi var" diye CHP'nin aranmasına ilişkin Kılıçdaroğlu, "Genelkurmay Başkanı'nın bizzat başında olduğu söylendi. Oradan da dolaylı bir yönlendirmenin bize ve MHP'ye geldiği öyle anlaşılıyor. Kim yaparsa yapsın karşıyız" dedik.