Vicdanımızı işte bu fotoğraf uyandırdı
Vicdanımızı işte bu fotoğraf uyandırdı
HaberOvasi.Com HaberOvasi.Com
GÜNDEM
Hürriyet Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı, BM Dünya İnsani Zirvesi için gelen UNESCO Genel Direktörü Irina Bokova onuruna bir yemek verdi.
Vuslat Doğan Sabancı, konuşmasında DHA muhabiri Nilüfer Demir’in çektiği bir fotoğrafın mültecilere bakışı nasıl değiştirdiğini anlatarak, medyanın etkisine dikkat çekti.
BM Dünya İnsani Zirvesi’nde bugün toplanacak medya özel oturumunun başkanlığını yürütecek olan Hürriyet Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı, BM Dünya İnsani Zirvesi’nin açılışı nedeniyle önceki akşam evinde özel bir davet verdi.
Hürriyet'te yeralan habere göre Vuslat Doğan Sabancı, Doğan Haber Ajansı muhabiri Nilüfer Demir tarafından çekilen ve tüm dünyada büyük yankı uyandıran 3 yaşındaki Suriyeli Aylan Kurdi’nin fotoğrafının Suriye’deki mültecilerle ilgili insani krizin sembolü haline geldiğini belirterek, “Bu örnek ve daha birçok benzeri, sivil toplum kuruluşlarıyla medyanın, dünyaya barışı getirmek için birbirleriyle her zamankinden daha fazla işbirliği yapmaları zorunluluğunu gösteriyor” dedi.
Evrensel bir haysiyetimiz varsa bunu gösterme zamanıdır
Davette bir konuşma yapan Hürriyet Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı, Suriye’deki mülteci krizine dikkat çekerek, şunları söyledi: “İnsanlık, tarihin en büyük meydan okuması ile karşı karşıya. Böyle bir dönemde medyanın rolü daha da büyüyor. Çarpıtılmamış ve doğru haberlere her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Ama biliyoruz ki bu kolay bir iş değil.
Biz terörün ne olduğunu herkesten iyi biliyoruz
Biz Doğan Ailesi olarak kendimizi bağımsız gazeteciliğe adadık. Çünkü demokrasinin kıymetini biliyoruz. Hürriyet, Türkiye çok partili hayata geçtikten sonra kuruldu. Onun başarısı aynı zamanda Türk demokrasisinin başarısıydı.
Bir yayın yönetmenimizi teröre kurban verdik
Son 10 yılda 825 gazeteci görevini yaparken öldürüldü. 10 ölümden 9’u faili meçhul kaldı.Biz terörün ne olduğunu ve onunla mücadele etmenin gereğini de çok iyi biliyoruz. Bir genel yayın yönetmenimizi teröre kurban verdik.BM ve UNESCO Başkanı Bayan Bokova’ya gazetecilerin korunması konusundaki gayretlerinden dolayı teşekkür ediyorum.
İslamofobi, nefret söylemi ve kutuplaşmanın eseri
Biz başka bazı şeyleri de çok iyi biliyoruz. Hemen her toplumda insanlar hemen her konuda kutuplaştığı zaman biz medya mensuplarına çok özel görevler düşüyor. Çünkü bu kutuplaşmanın nefret söylemlerine, ayrımcılıklara ve biz Türkleri özellikle ilgilendiren İslamofobi’ye yol açtığını bizzat yaşayarak öğreniyoruz.
Monolog değil diyalog önemli
Bildiğimiz bir şey de şu: Bu bölünme diyaloğu öldürüyor, yok ediyor ve meydanı tek başına konuşanlara, başka kimseyi dinlemeyenlere bırakıyor.Medya çatışan insanlara bir kürsü açarak, aradaki duvarları yıkarak birbirlerini görmelerini sağlayabilir. İhtiyacımız olan barışa, barışmaya, harmoniye yolu açabilir.
Trajediyi, uyur gibi yatan bir bebeğin cansız bedeninden öğrendik
Size bir örnek vereyim. Mülteci krizi başladığında bütün dünya meşguldü. Kimse oraya bakmıyordu. Ne zaman ki genç bir gazeteci çıktı ve bir sahile vurmuş bir bebeğin fotoğrafını çekti, işte o zaman hepimiz o trajediyi gördük.O genç kadın gazeteci, Doğan Haber Ajansı’nın bir muhabiriydi. Adı Nilüfer Demir’di ve bütün dünyaya medyanın oynayabileceği pozitif rolü ispatladı.Bütün dünyada 3 binden fazla yayın kuruluşu bu fotoğrafı kullandı. Trajediyi bütün dünya ilk defa o gün, en çarpıcı bir şekilde gördü. Yani en masumane haliyle uyur gibi yatan bir bebeğin cansız bedeninde.
Bu vicdanı, yayınlarımızda yansıtmaya kararlıyız
O nedenle diyorum ki, eğer kolektif bir vicdanımız varsa, eğer bütün insanlığa ait bir haysiyetimiz varsa, eğer gelecek kuşaklara karşı evrensel bir sorumluluk duygusu taşıyorsak, bu trajediye sessiz kalmamalıyız. Biz yayınlarımızda işte bu haysiyeti, bu bağımsızlığı, bu sorumluluğu, bu vicdanı yansıtmaya kararlıyız.”
UNESCO Genel Direktörü Irina Bokova: "Kayıp kuşak istemiyoruz"
Davette bir konuşma yapan UNESCO Genel Direktörü Irina Bokova ise çatışma bölgelerinde öldürülen gazetecilerin sayısının arttığını ve gazeteciler için en önemli sorunlardan birinin güvenlik olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Bu yüzden de UNESCO olarak yetki alanlarımızın arasında ifade özgürlüğünü destekleme sorumluluğumuz var. Gazetecilerin güvenliği ve dokunulmazlıkları için BM Aksiyon Planı’nı başlattık. Birçok gazeteciyle ve Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü gibi sivil toplum kuruluşlarıyla çalışıyoruz. Tüm projelerimizin yanı sıra, ifade ve iletişim özgürlüğü üzerine tam teşekküllü bir programımız var. Bu kapsamda gazetecilerin güvenliği ve dokunulmazlığını anlatmak için Meksika’da 1000 hâkime eğitim verdik. Bugünlerde ihtiyacımız olan şey yeni bir anlayış.
İfade özgürlüğü ve bilgiye erişim neden önemli? İfade özgürlüğü, çatışmalarda, müzakerelerde, yolsuzluk olaylarının yansıtılmasında ve hukuk devleti için önem taşıyor.” Bokova, ayrıca BM İnsani Zirvesi’nde mülteci çocukların eğitim sorunlarını da odaklanacaklarını vurguladı:“Kayıp bir kuşak görmek istemiyoruz. Bu genç insanların radikal ideolojilere kayıp gittiklerini görmek istemiyoruz. (…) Bu bağlamda Türkiye’ye ve Türk halkına buradaki 3 milyon Suriyeli mülteciye yönelik gösterdikleri cömertlikten dolayı teşekkür etmek istiyorum. Bu zirve, aynı zamanda insani yardım çabalarında Türkiye’nin yanında olmayı da amaçlıyor. Zirveden sonra sadece Suriyeli mültecileri değil, aynı zamanda mültecilere ev sahipliği yapan yerel toplumu da ziyaret için Gaziantep’e gideceğim. Hem mültecileri, hem de onları misafir eden yerel halkları ziyaret etmenin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Ayrıca bir kez daha Vuslat Doğan Sabancı’ya teşekkür etmek istiyorum.”
Nilüfer'e teşekkür etti
Davette, Vuslat Doğan Sabancı, Yunanistan’a Queenbet geçmek isterken hayatını kaybeden Aylan Kurdi’nin tüm dünyada yankı uyandıran fotoğrafını çeken Doğan Haber Ajansı muhabiri Nilüfer Demir’i de davetlilere tanıtarak kendisine teşekkür etti.
Paylaş: