Bafra Musıki Derneği Şiir Kulübü olarak iki yıldır düzenlediğimiz Uluslararası Şiir Şölenlerimize katılan sevgili dostumuz şair-yazar ve  Alatoron Dergisi Sahibi Rasim Qaraca’nın davetlisi olarak şair yazar ve dostlardan oluşan bir grupla Gürcistan ve  Azerbeycan’a gittik .
 
Geziye Kazakistan’dan İstanbul Medeniyet Üniversitesi Öğretim Üyelerinden Yrd.  Doç. Dr. Sevil Priyeva , Türrkiye’ den Tokat’lı şair –yazar Ünal Kar   ,Tokat’lı Tarım İl Müdürlüğü’nde  Basın ve Halkla İlişkiler sorumlusu   Rüfai Yıldırım ,Romanya’dan şair İrfam Memet Başpınarlı , Ardahan’dan Dr Ayşe Karataş  ve ben Bakü Slavyan Üniversitesi ve Hazar Üniversitelerinde düzenlenecek panel ve söyleşilere konuk olarak davet edildik.
 
Yolculuğumuzun 19 Mayıs 2013 tarihinde Samsun’dan başlaması Çarşamba,Ordu,Giresun, Rize ,Trabzon gibi   il ve ilçelerindeki 19 Mayıs Genlik ve Spor Bayramı etkinliklerini görmemizi sağladı .
 
Akşamüzeri Sarp sınır kapısından giriş yaptık  , gece   Batumu’u gezmeye çıktık. Şehir ışıklandırma ile masal bir kent görünümü oluşturuyor  ,Eski Postane Binası Batum mimarisine en güzel örnek .bir liman kenti olan  Batum’un simgesi haline  Ters Bina dikkat çeken yerlerden biri 
 
20 Mayıs 2013 sabahı  Batum’u gündüz gözüyle de  görmek üzere otelden ayrıldık . .Bir çok  özelliğinin yanı sıra bir kültür ve sanat kenti olan Batum  ışıklı bir masalı andırıyor gece
 
21 Mayıs 2013 sabahı buradan ayrıldıktan sonra, İpek Yolu üzerinde  , Kura rmağını kucaklamış olan  Gürcistan’ın başkenti Tiflis’e gittik . Tiflis,  geçmiş dönemlerinin  gelişmişliği ile kültür ve edebiyat kentine dönüşmüş . Ünlü şair Şota Rustaveli dahil birçok edebiyatçıya kucak açmış . Burada  sevgili Sevil Priyeva hocamızın rehberliğinde  şehrin insanları ile iletişim kurma şansımız oldu . Onların dilinden öğrendiğimiz  “ gamarcoba “       (merhaba ) “ madlop” ( teşekkür ederim )   gibi bazı sözlerle iletişim kurmak ayrı bir sıcaklık oluşturdu . Gürcistan insanlarının özellikle kırsal kesimlerdeki  modern görünümleri ve nezaketleri  dikkat çekiyordu. Bir gecede Tiflis’te konakladıktan sonra yola devam ettik .

22 Mayıs 2013 sabahı Kırmızı Köprü olarak adlandırılan Gürcistan- Azerbeycan sınır kapısına geldiğimizde merak ve heyecanımız artmaya başladı . Azerbeycan’a girdikten sonra gözümüzün gördüğü her yerde  yemyeşil ovalar sıralanmaya başladı . Biz de bu güzellikleri solumak için sık sık mola vererek nefeslendik . Hazar Denizi üzerinden güneşin doğuşunu izlemek unutulmaz anlarımızdan biri olarak ilk sıralarda yerini aldı.
 
Azerbeycan’da bizleri misafir edecek , Sevil Priyeva hocamızın  dostlarından bir olan Faig Aliyev Bey , bizi karşılayıp evine götürdü . İçten ve sıcak ortamdaki   bir kahvaltının ardından konaklayacağımız eve geçtik. Yerleşikten sonra  bizleri Azerbaycan’a davet eden sevgili dostumuz Şair-yazar Rasim QARACA ile buluşmanın heyecanına sıra geldi, Karşılaşmamız   mutlu kucaklaşmalara sahne oldu.  
 
Rasim Qaraca “Alatoran” isimli bir yayın kuruluşunun ve aynı isimle bir edebiyat kültür ve sanat dergisisin sahibi.
 
Onunla  birlikte bizleri davet eden Bakü Hazar Üniversitesine “Türk Şiiri Üzerine Söyleşi ve Panel” için gittik. Eğitim Fakültesi öğrencileri ve öğretim görevlilerinin hazır bulunduğu panele Şair-yazar Rasim KARACA(Azerbaycan), Yrd. Doç.Dr. Sevil PİRİYEVA(Kazakistan), Şair Yazar Ünal KAR(Tokat)  ve Şair Yazar Fatma Hatun ESEN(Samsun) konuşmacı olarak katıldı. Söyleşinin ardından konukların şiir okumaları ve öğrencilerin sorularının değerlendirmesi ile devam etti. Hazar Üniversitesi Tahsil Fakültesi Dekanı Sayın Prof.Dr. Elza SEMEDLİ hanımefendinin ve katkısı olan diğer öğretim görevlilerinin sıcak ilgisi, alakası ve konuk severliği için kendilerine teşekkür ediyorum. Öğrencilerin Türkiye ve Türk şiiri ile ilgili meraklı soruları dikkat çekici idi . . Panel sonrası ekimiz ve Hazar Üniversitesi rektör  ve öğretim görevlileri arasında karşılıklı   hediyeleler  sunuldu resimler çekildi ..
 
Daha sonra kısa bir şehir tutunun ardından  “Almaz Edebiyat ve Kültür Dergisi” redaktörü Terane MUSEYEVA hanımefendinin ekip olarak evine misafir olduk , Türk kahvesi eşliğinde sohbet ettik .
 
23 Mayıs 2013 sabahı Azerbaycan Devlet Radyosunda yayına çıktık. Metanet AZİMOVA tarafından gerçekleştirilen Şiir konulu radyo programına katıldık. Burada Türk Şiiri, Azerbaycan Şiiri ve iki ülke arasındaki edebiyat ilişkilerinden bahsettik. 
 
Öğleye doğru Azerbaycan Yazarlar Birliği Başkanı Anar ı Beyefendiyi ziyater ettik  Ekip olarak ziyaret amacımız üzerine kısa bir sohbet ardından  karşılıklı hediyeler verildi  . Ben de üzerinde Bafra Kızılırmak resmi olan plaket  sundum . Görüşmenin ardından  Bakü’de bulunan Türk Şehitliğini gezmeye gittik. Bakü’ye hâkim bir tepe üzerine yerleştirilmiş şehitlikte duygulu anlar yaşandı . Şehitlerin isimleri arasında Samsun’dan gidenlerin isimlerini görmek farklı bir duygu yoğunluğuna dönüştü bende ..
 
24 Mayıs 2013 günü ilk olarak Abşeron yarımadasında bulunan Yanardağa gittik . Görünce şaşkınlığa düştüğümüz Yanardağın  yüzlerce yıldır kar yağmur hiç sönmeden yandığı anlatıldı Söylendiğine göre Yanardağ;  doğalgaz ve petrol ülkesi olduğu için doğalgazın yüzeye çıkmasından oluşmuş. Bu nedenle Odlar Diyarı , yani Ateş Ülkesi de denilirmiş Azerbeycana  Bir ,birbuçuk metre yüksekliğinde yaklaşım on metre genişliğinde olan Yanardağ milli park ilan edilmiş.Önceden Mecusilerin tapınağı olan Yanardağ Azerilerin İslam dinini seçmesiyle çevre binalar yıkılmış ateş yanmaya devam ediyor .
 
Yanardağ ‘dan sonra tarih öncesi çağlardan kalma ,üzerindeki şekil ve yazıların anlamlarının henüz  çözülemediği , açık hava müzesine dönüştürülmüş eski bir yerleşim yeri.   Burada gördüğüm  resimler bana ilk ressamların eserleri  izlenimi  verdi 
 
Gobustan’dan sonra  Şirvan’a doğru yola devam ettik. şehir yolu üzerinde, Muhammet Salur kütüphaneye gittik  Eski kitapların ağırlıkta  olduğu . on binin üzerindeki kitaplar arasında az sayıda da olsa  Türk yazarları görmek güzeldi . Ben de bir kitabımı bıraktım . Belki bir gün yolu düşen bir başka meraklı görecektir. 
 
Kura nehri kenarında kurulu bu kentte karşılaştığımız kardeşlerimizin sıcak ilgisi ve sevgisi bizleri büyüledi. Burada duygu yüklü sahneler yaşandı.  İki kardeş ülke insanının birbirine olan sevgisi ve özlemini yüzlerinden okunuyordu . Benim dedelerimin de bu gölgelerden  gelmiş olması  beni çok derinden etkiledi 
 
Dönüşte Bakü iç şehir ve Hazar denizi kordon boyu gezildi. Bakü şehrinin büyüleyici güzelliğini anlatmaya kalemler yetmez ancak Bakü deyince Alev Kuleleri anlatmadan geçmek olmaz şehrin simgesi haline gelen bu mimari büyünün tasarımında , eskiye dayalı bir söylenceden esinlenilmiş .Deniliyor ki , insanlar eski zamanlarda haberleşme için ateş kullanıyordu . Bir ateş düğün, iki ateş savaş,üç ateş kıtlık anlamına geliyordu. Binalar bu nedenle üç alev şeklinde yapılmış bunu.Gece ışıklandırma ile sanki  ateş  yanıyormuş görünümü verilmiş .Yanardağ’ı Alev Kuleleri ile gerçekten  Ateş Ülkesi  Azerbeycan .
 
25 Mayıs 2013 günü sabah Azerbaycan Ahıska Türkleri VATAN Cemiyeti ziyaretimizi gerçekleştirdik. Burada Cemiyet Başkanı İbrahim MAMEDOV ve diğer yönetim kurulu üyeleri ile görüştük. Cemiyet faaliyetleri ve çalışmaları hakkında bilgiler verildi. Yrd. Doç Dr. Sevil PİRİYEVA Hanımefendi Ahıska Tarihi ile ilgili yazdığı değerli bir eseri hediye etti. Ben de götürdüğüm Bafra Kızılırmak resimli bir plaketden birisini  Sayın İbrahim Mamedov’a sundum Onlar da ekip olarak bizlere kitaplar verdiler.  Resim çektirilmesi ile bu ziyaret tamamlandı.
 
Bu ziyaretin ardından kısa bir şehir turu daha yapıldıktan sonra vedalaşma zamanı geldi Tatlı bir hüzün ve en kısa sürede tekrar görüşme dileklerimizle dostlardan ayrıldık Dönüş yolculuğu orada yaşanan güzel anların konuşulması  ve değerlendirmelerle geçti
 
Bu gezide tanıdığımız ; Faiq ELİYEV ve Şemsiye Hanıma,  Vügar HESENLİ ve eşi Melehat Hanıma, Nizami CELAL ve eşi Arif HEBİBOV Hanıma, Muhammed SALUR, Ilgar İLKİN, Azerbaycan Ahıska Türkleri Vatan Cemiyeti Başkanı İbrahim MAMEDOV,Tamara Hanıma Valentina Hanıma ve Leyla Hanıma Rasim Qaraca’nın annesi Gülbahar Hanım ve oğlu Tebriz’e, Azerbaycan Ahıska Türkleri Vatan Cemiyeti Kültür Merkezi Başkanı Halit BAYRAKTAROV, Zeki İBRAHİMZADE, Noyzali ALİ, AzTV Baş Editör Muavini Sayın Aybeniz Hanım MEMMEDELİYEVA, Gültekin ASADOVA, Kerim ASADOV ve ismini sayamadığımız diğer dostlarımıza bir kez daha konukseverlikleri için teşekkürlerimi gönderiyorum.
 
Azerbeycandaki programlarımız arasında bulunan  Bakü Slavyan Üniversitesinde düzenlenen  şiir ve panel konulu etkinliğe ne benim pasaportuma verilecek vizeyi bekleme zorunluluğumuz nedeniyle bir gün sonraya kaldığımız için yetişemedik Üniversiteye özür ziyaretimizde bir başka zamanda mutlaka bizleri ağırlamak istediklerini ve öğrencilerin bizleri büyük bir heyecan içerisinde beklediklerini öğrenince bir kez daha hüzünlendik ve tekrar gelmek üzere söz verdik.
 
Farklı bir programı olması sebebi ile görüşme imkanı bulamadığımız  Dünya Genç Türk Yazarlar Birliği Başkanı Ekber Koşalı ile  telefonla görüştük.
 
Gezi boyunca Samsun , Bafra  Musıki Cemiyetimiz , Şiir ve diğer kulüplerimiz  ile ilgili dokümanlar sunup  ve anlatımlar yaptık.   Değerli dostumuz ağabeyimiz  şair yazar  Ünal Kar  Kümbet Altında Dergisi, Kültür Derneği Faaliyetleri ve yayınlanmış kitapları ile ilgili bilgiler aktardı. Özellikle “Kuş Dili Serenad” isimli çeviri şiir kitabı büyük beğeni ile takdirle karşılandı.

Ülkemize dönmenin mutluluğu ile birlikte orada kalan kardeş yürekler ,hüzünlü bakışların bıraktığı burukluğu anlatan dizelerden bir kaçı ile bitirmek isterim bu yazıyı
 
Ayrı bahçelere ekilmiş gülleriz biz
Ancak bir vazoda birleşiriz
Ama
Tek yürek sevgimiz
Kardeşiz biz 
 
Yine buluşmak umuduyla
Sevgiyle Kalın
Hoş Kalın
 
 
Fatma Hatun Esen 
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.