CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan ve Ukrayna Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko ortak basın toplantısında konuştu.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleşen ikili görüşmeden sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Ukrayna Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko basın mensupları ile bir araya geldi. Çeşitli konulara değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kırım konusunda Rusya'yı eleştirerek, "Açık ve net bir şekilde ifade etmek isterim. Türkiye Kırım'ın gayrimeşru ilhakını tanımamıştır ve bundan sonra da tanımayacaktır. Rusya'nın Kırım'da yaptığı, uluslararası hukuku ayaklar altına alması hiçe sayılmıştır" dedi. Erdoğan, "Suriye'ye girerken, 'Suriye yönetimi bizi çağırdı onun için Suriye'deyiz' diyen Rusya, acaba Ukrayna'ya girerken, kendilerini kimler çağırdı da Ukrayna'ya girdiler? Bunu uluslararası hukukta acaba nereye yerleştirecekler? 'Güçlüyüm, öyleyse haklıyım' mantığıdır bu. Burada haklılık söz konusu değil" diye konuştu.
"UKRAYNA- RUSYA SINIRININ TEKRAR KONTROL ALTINA ALINMASI İÇİN BİR KEZ DAHA ÇAĞRIDA BULUNUYORUM"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Kırım tatarları yaşamlarını işgal altında ve güç şartlarda sürdürmek zorunda kaldılar. Padişahbet Kırımdaki yasa dışı durumun aşılması için diplomasi ve hukuk çerçevesinde atılacak adımlarda eş güdüm içerisinde hareket edeceğiz. Tüm taraflara ateşkese uyulması ağır silahların çekilmesi, Ukrayna topraklarının yabancı askeri unsurlardan arındırılması ve Ukrayna- Rusya sınırının tekrar kontrol altına alınması için bir kez daha çağrıda bulunuyorum" ifadelerini kullandı.
"AYM BİREYSEL BAŞVURULARDA YARGI YOLUNUN TÜKETİLMESİNİ BEKLEMEK DURUMUNDADIR"
Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) Gazeteci Can Dündar ve Erdem Gül hakkındaki gerekçeli kararını değerlendirmesi istenen Erdoğan, "Gerekçeli kararı misafirlerim nedeniyle okuyamadım. 33 sayfalık bir gerekçeli karar açıklamış olduklarını duydum. Herhalde gerekçeyi izahta zorlandılar. Ben Anayasa'nın 104. Maddesinin bana yüklemiş olduğu sorumluluğun gereğini yerine getirmekteyim. Anayasayı gözetmek benim de şüphesiz aslı görevlerimden birisidir. Bu çerçevede görüşlerimi açıkladım. Anayasa Mahkemesi, bireysel başvurularda yargı yolunun tüketilmesini beklemek durumundadır. Yerindelik denetimi yapamaz, yapmamalıdır. Anayasa Mahkemesi, bu olayda kendini birincil mahkemenin yerine koymuştur. Yargıtay gibi de bu noktada inceleme yapması doğru değildir" dedi.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleşen ikili görüşmeden sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Ukrayna Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko basın mensupları ile bir araya geldi. Çeşitli konulara değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kırım konusunda Rusya'yı eleştirerek, "Açık ve net bir şekilde ifade etmek isterim. Türkiye Kırım'ın gayrimeşru ilhakını tanımamıştır ve bundan sonra da tanımayacaktır. Rusya'nın Kırım'da yaptığı, uluslararası hukuku ayaklar altına alması hiçe sayılmıştır" dedi. Erdoğan, "Suriye'ye girerken, 'Suriye yönetimi bizi çağırdı onun için Suriye'deyiz' diyen Rusya, acaba Ukrayna'ya girerken, kendilerini kimler çağırdı da Ukrayna'ya girdiler? Bunu uluslararası hukukta acaba nereye yerleştirecekler? 'Güçlüyüm, öyleyse haklıyım' mantığıdır bu. Burada haklılık söz konusu değil" diye konuştu.
"UKRAYNA- RUSYA SINIRININ TEKRAR KONTROL ALTINA ALINMASI İÇİN BİR KEZ DAHA ÇAĞRIDA BULUNUYORUM"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Kırım tatarları yaşamlarını işgal altında ve güç şartlarda sürdürmek zorunda kaldılar. Padişahbet Kırımdaki yasa dışı durumun aşılması için diplomasi ve hukuk çerçevesinde atılacak adımlarda eş güdüm içerisinde hareket edeceğiz. Tüm taraflara ateşkese uyulması ağır silahların çekilmesi, Ukrayna topraklarının yabancı askeri unsurlardan arındırılması ve Ukrayna- Rusya sınırının tekrar kontrol altına alınması için bir kez daha çağrıda bulunuyorum" ifadelerini kullandı.
"AYM BİREYSEL BAŞVURULARDA YARGI YOLUNUN TÜKETİLMESİNİ BEKLEMEK DURUMUNDADIR"
Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) Gazeteci Can Dündar ve Erdem Gül hakkındaki gerekçeli kararını değerlendirmesi istenen Erdoğan, "Gerekçeli kararı misafirlerim nedeniyle okuyamadım. 33 sayfalık bir gerekçeli karar açıklamış olduklarını duydum. Herhalde gerekçeyi izahta zorlandılar. Ben Anayasa'nın 104. Maddesinin bana yüklemiş olduğu sorumluluğun gereğini yerine getirmekteyim. Anayasayı gözetmek benim de şüphesiz aslı görevlerimden birisidir. Bu çerçevede görüşlerimi açıkladım. Anayasa Mahkemesi, bireysel başvurularda yargı yolunun tüketilmesini beklemek durumundadır. Yerindelik denetimi yapamaz, yapmamalıdır. Anayasa Mahkemesi, bu olayda kendini birincil mahkemenin yerine koymuştur. Yargıtay gibi de bu noktada inceleme yapması doğru değildir" dedi.
Haber Ovası