Burhan Mucur, mesajında 15 Temmuz’un Türk milletinin demokrasisine sahip çıkma kararlılığının ve milli birlik ruhunun en somut örneği olduğunu belirterek şu ifadelere yer verdi:
“Bugün, 15 Temmuz hain darbe girişiminin 8. yıl dönümünde, demokrasimize ve milli birliğimize kasteden hainlere karşı direnen aziz milletimizi ve kahraman güvenlik güçlerimizi saygıyla anıyoruz. Bu anlamlı günde, demokrasimizin teminatı olan şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi minnetle yad ediyoruz.
15 Temmuz, sıradan bir darbe teşebbüsü değildir. Bu tarih, Türk milletine karşı yüzyıllardır kapanmamış bir hesabın görülmesi ve stratejik husumetin ölümcül vuruşudur. Milletimiz, meydanlara akın ederek, demokrasiye olan bağlılığını ve milli birlik ruhunu en güçlü şekilde ortaya koymuştur. Bu hain girişim, milletimizin birliğini ve beraberliğini daha da pekiştirmiştir.”
Burhan Mucur, mesajında ayrıca FETÖ’nün darbe girişiminin Türk milletine karşı yapılmış en vahşi saldırılardan biri olduğunu vurguladı ve şöyle devam etti:
“15 Temmuz hain FETÖ kalkışmasına iman ve iradeleriyle direnen, kanlarıyla destan yazan şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. O gecede tereddütsüz ağır silahlara ve mermilere meydan okuyan gazilerimize uzun ve sağlıklı ömürler diliyorum.
Türkiye ve Türk milleti, emperyalizmin kiralık maşaları eliyle en vahşi saldırıya maruz kalmıştır. FETÖ, Türk milletine silah çekmiş ve milletimizi kendi yurdunda boğmayı hedeflemiştir. Ancak imanla dolu kalpler, hainleri engelleyip etkisiz hale getirmiştir. Türk milletinin istiklal ve irade gücü, FETÖ’cü canilere 15 Temmuz’u zindana çevirmiştir. Milletimiz, kendi kaderine ve geleceğine can pahasına sahip çıkmıştır. 251 vatan evladının kanı, hıyanete karşı sur örmüştür.”
Burhan Mucur, mesajını Türk milletinin ortak geleceğinin temeli olan kardeşlik, milli birlik, hukukun üstünlüğü ve demokratik onuru vurgulayarak sonlandırdı:
“Türk milletinin ortak geleceğinin temeli, kardeşlik, milli birlik, hukukun üstünlüğü ve demokratik onurdur. Türkiye’mizin dayandığı zemin, milli ve manevi ilkelere bağlıdır. Hiçbir terör örgütü, darbe heveslisi bu zemini imha edemeyecek, huzur cellatlarının sonu her daim hüsran olacaktır. Parti aidiyetimiz ne olursa olsun, hepimiz Türk milletinin mensubuyuz ve bu cennet vatanın sahibiyiz. Büyük Türk milleti olarak, demokrasinin sınır ve tahammül çemberinde başaracak ve büyüyeceğiz. Başka bir Türkiye yoktur. Ne Mutlu Türküm Diyene!”